Satranç Oyunları

Satrancın akademik performans ile doğrudan ilişkili olduğunun ortaya çıkması, eğitim sisteminde önemli bir yer almasını sağlamıştır. Satranç çocukların yeteneklerini farkına varmalarına, geliştirmelerine ve zekalarını daha etkili bir şekilde kullanmalarına da katkıda bulunmaktadır. Bunların yanı sıra satranç çocukların planlama, seçenekleri değerlendirme, imgeleme, odaklanma, analiz, öngörü ve kuramsal düşünme gibi becerilerinin gelişmesine de yardımcı olmaktadır.

Halk Oyunları

Halk oyunları dersi çocukların sorumluluk duygularını da geliştirir, Oyunlarda kullandıkları malzemeleri (mendil, kaşık, tef vs.) çocuklar derse gelirken yanlarında getirip, ders çıkışlarında da onları toparlayıp dolaplarında muhafaza etmeleri gerektiğini öğrenirler.

Çocuklarda özgüvenin oluşmasında halk oyunları dersinin etkisi büyüktür. Yapılan takım çalışmalarında içine kapanık ya da dikkati daha az olan çocukların sosyalleşmelerine yardımcı olur. Hep birlikte çıkmış oldukları bir gösteri çocuklarda başardım duygusunun açığa çıkmasını ve daha iyisini yapabilirim şeklinde motive olmalarını sağlar.

Zeka Oyunları

Zeka Oyunları; bilgi gerektirmeyen, akıl yürütme, hızlı düşünme, yaratıcılık, ipuçlarından yararlanabilme gibi becerileri kullanarak çözülebilen sorulara verilen genel bir isimdir. Zeka oyunlarının temel amacı kişilerin düşünme becerilerini geliştirmektir. Özellikle 6-12 yaş arasındaki çocuklar için bu oyunlar çok önemlidir. Zeka oyunları, çocukların algılarını, hafızalarını, bilişsel becerilerini geliştirmek ve güçlendirmek için kullanılabilir. Bunun için doğru materyaller ve doğru eğitmenler eşliğinde, farklı öğrenme metotları göz önünde bulundurularak eğitim verildiğinde çocukların gelişmesi önemli derecede görülmektedir.

Montessori Etkinlikleri

Montessori, çocuğun bireysel becerileri ve ilgi alanlarına uygun olacak şekilde, her çocuğun farklı öğrenme hızına sahip olduğunu kabul eden, özgür eğitim bilimidir. İsmini ise yöntemin geliştiricisi olan İtalya’nın ilk kadın doktoru, Pedagog Maria Montessori’den almaktadır.

Orff Eğitimi

Alman besteci Carl Orff ve dansçı Gunild Keetman tarafından müzik eğitimi temel alınarak geliştirilmiştir olan Orff öğretim tekniği; müzik, dans, drama, konuşma, hareket temelleri üzerine kurulmuş bir yöntemdir. Bu açıdan bakıldığında Orff yöntemi için sadece müzik eğitimi veren bir yapıdır demek eksik olacaktır.

Daha çok 2 ile 6 yaş grubu çocuklarsa müzik öğretimi için kullanılan teknik, aslında bir ders değil oyun biçiminde öğretime dayanmaktadır. Orff yönteminde ilk kullanılan çalgılar standart olmayan yani çocukların keşfettikleri çalgılardır. İçi boş şişeler, tahta parçaları, kurumuş tomurcuklar vb. gibi pek çok çalgı bunlara örnektir.

Bu çalgılarda üretilen sesler zaman içerisinde başlangıcı ve sonu olan küçük formlardaki ezgilere dönüşür. Daha sonraki aşamalarda Orff çalgıları ile bu ezgiler gruplama biçimi ile düzenli ve daha uzun soluklu ezgilere dönüşür. Orff tekniğinde temel konumda olan hareketin sesin ve formun araştırılması biçimi önemli bir süreçtir.

Genel itibari ile Orff tekniği; çocuğun müziği okuyup yazabilen bireyler yetiştirilmesini sağlar. Bunun yanı sıra etrafı ile uyumunu, birlikte iş yapma duygusunu, doğaçlama yeteneğini ve en önemlisi yaratıcılığını geliştiren bir tekniktir.

Orff yönteminde; çelik üçgen, ritm çubukları, zil, timpani, ksilafon, metalofon, marakas, kastanyet, tef ve farklı boyutlarda bulunan davullar en çok kullanılan çalgılar arasındadır.

Drama ve Tiyatrıo Eğitimi

Çocuklar, taklit ederek bedenlerini kullanmayı ve iletişim kurmayı öğrenirler. Bu nedenle tiyatro sanatı, çocukların eğitiminde mutlaka kullanılmalıdır. Dış dünyayı anlamayı, ekiple çalışmayı ve sorumluluk almayı, karşısındakini anlama becerisini kazanmayı, olaylara dışarıdan bakmayı kolaylaştıran tiyatro; oyun yolu ile çocuklarımızı yaşama bağlamaktadır.

Çocuklar için tiyatro eğitimi almanın yararları sadece bunlarla sınırlı değildir elbette. Tiyatro; çocukların dikkat, algılama, dinleme, konuşma, bedenini kullanma ve iletişim kurma becerilerini geliştirir. Soyut kavramları somutlaştırabilmesini sağlar. Duygularını tanıma ve anlamlandırmada işini kolaylaştırır. Ayrıca tiyatronun çocuklar için yararları:

  • Tiyatro sayesinde çocuklar yaşamı öğrenmeye ve keşfetmeye başlarlar.
  • Kendini ifade etmeyi öğrenirler.
  • Tiyatro oyunları ile dayanışmayı ve takım çalışmasını öğrenirler.
  • Kendine güvenleri ve problem çözme yetenekleri artar.
  • İletişim becerilerini arttırırlar.
  • Sosyalleşir ve arkadaş çevrelerini genişletirler.
  • Daha mutlu bireyler olurlar.
  • Yaratıcılıklarını geliştirirler.
  • Derslerinde daha başarılı olurlar.
  • Çocuklar için tiyatronun yararları arasında anlama ve dinleme becerilerini geliştirmesi de yer alır.

Tiyatro eğitimi almanın avantajları, çocuklarınız eğitime başlar başlamaz gözlemlenebilir. Provalara hevesle giden çocuklarınız, rolünden ve arkadaşlarından sık sık bahseder, deneyimlerini ve şaşkınlıklarını sizinle paylaşır, hayal dünyasını yaşama şansı bulur. Tiyatronun çocuklar için yararları saymakla bitmez…

Müzik Eğitimi

Müzik eğitiminin çocuk gelişimine etkilerinden söz etmek demek, öncelikle “müzik-çocuk gelişimi” ikilisi arasında bir korelasyon olduğu denencesini savunuyor olmak anlamına gelmektedir. Bu denenceyi destekleyen temel sayıltı ise, müziğin insan yaşamında belirli bazı işlevleri olduğudur.

Müziğin işlevleri, özü bakımından estetik temelli olup, bireysel, toplumsal, kültürel, ekonomik, eğitimsel nitelikler taşır. İşlevlerinin insan yaşamındaki yeri ve önemi nedeniyledir ki, müzik, insanlık tarihinin en eski çağlarından beri, hem çok etkili bir eğitim aracı, hem de çok önemli bir eğitim alanıdır.

Müziğin temel eğitimindeki ilk amaç, çocukta müzik sevgisini uyandırmak, hayal dünyasında müzik imgesini geliştirmek, ritim duygusunu ve kulak duyarlılığını kesinleştirmektir.

Müziği seven çocuk insanı sever, toplumu sever, yaşamı sever, eşsiz bir ruh gücü ve zenginliği kazanır. Eflatun’un da dediği gibi, estetik eğitim, ahlak eğitimini de etkiler. W.Shakespare’nin Venedik Taciri adlı oyununda “Kendinde müzik olmayan, seslerin tatlı ahenginden heyecan duymayan insan, hinlik ve hırsızlık için yaratılmıştır. Onun ruhu geceden daha karanlık, tutkuları cehennemden daha karadır. Böyle bir insana güvenmeyiniz!” diyen sözlerinden de yola çıkarak, insan ruhunun güzelliklerin yüceltebileceğini vurgulamak gerekir. Müzik bir güzellik ve eğitim aracıdır; insanı yumuşatarak geliştirir.

Sanat, “yeterli ve amacına uygun müzik eğitimi almış bireylerden oluşan, sanat kültürü almış aydınlara sahip” toplumlarda rahat soluk alır ve gelişebilir. Avrupa’da müzik sanatı son yüzyılındaki büyük gelişimini geniş ölçüde okul müzik eğitimi ve öğretimine borçludur.

Eğitici ve Kültürel Geziler

Dünyaya gelen her çocuk farklı fiziksel özelliklere, genetik yapıya ve karaktere sahiptir. Çocukların doğuştan getirdiği bu karakterlerin ortaya çıkması durumu çevre faktörünün devreye girmesiyle başlar. Ve kişilerde bireysel farklılıklar belirginleşir. Bireysel farklılıklar, eğitim sürecinin ilerleyişinde de önemli etkiye sahiptir. Öğrencilerin öğrenme hızını, düzeyini, öğrenmeye ilişkin ilgi ve dikkatini, öğrenmenin kalıcılığını etkiler.

Bireysel farklılıklar gerek kalıtımın gerekse çevresel faktörleri etkisi ile ortaya çıkar. Kimi öğrenciler bilgileri adım adım, kavramsal anlamaya doğru ilerleyen sıralı bir yapıda sunulduğunda daha kolay öğrenirken; diğerleri, önce kavramı anladıklarında ve daha sonra detaylara yoğunlaştıklarında ya da bilgi, deneyimleriyle alakalı ve örnek ve grafiklerle dolu komik bir hikaye ya da anekdotla sunulduğunda daha kolay öğrenirler. Bu açıdan her öğrenci ve özelliklerine hitap edebilmek eğitim hayatında kalıcı ve sağlam temeller atabilmek bütün öğretmenler için büyük önem taşır. Fakat günümüzde çevrelerinde birden fazla etkin uyarıcıya sahip olan öğrencilerin dikkatini çekmek ve kalıcı öğrenmeler sağlayabilmek o kadar kolay değildir. Bu yüzden öğrencilerde aktif öğrenmeyi sağlamak isteyen bir öğretmenin faydalanabileceği en iyi yöntem yaparak ve yaşayarak öğrenme ortamını sağlayabilmektir. Yaparak yaşayarak öğrenmede daha çok sayıda duyu organının öğretim sürecine katılması sağlar ve eğitim sürecini olumlu etkiler. Bu alanda eğitimi desteklemenin, çocuklardaki araştırma duygusunu ortaya çıkarmanın, eğitimi eğlenceli hale getirmenin en iyi yolu ise öğretilmek istenen konu ile ilgili gözlem gezileri düzenlemektir.

Ödev Desteği

Veli Bilgilendirme Toplantıları

Günlük Konu Tekrarı